2014 yılında ailesiyle birlikte Türkiye’ye gelen Suriyeli Muhammad Fawzi Akkad, 19 Haziran 2018’de Türkiye’den Yunanistan’a girmeye çalışırken tutuklandı. Akkad, 21 Haziran 2018’de Türkiye tarafından Suriye’ye geri gönderildi. Akkad’ın başvurusu üzerine Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), zorla ülkesine sınır dışı edilmesi sürecinde Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) 3. ve 13. unsurlarının ihlal edildiğine karar verdi.
AİHM, Türkiye’nin Akkad’a 9 bin 750 euro manevi tazminat ve masraflar için de 2 bin 500 Euro ödemesine hükmetti.
Kararla ilgili yapılan açıklama şöyle:
“AŞAĞILAYICI MUAMELE”
“Mahkeme, başvuranın Suriye’de 3. hususa alışılmamış olan muamele riskiyle karşı karşıya kaldığını ve Türk yetkilerinin gerçekleri bilerek kendisini Sözleşme’ye alışılmamış bir muamele riskine maruz bıraktığına inanmak için değerli münasebetler gösterildiğine karar vermiştir. Mahkeme, başvuranın yaklaşık 20 saat süren otobüs seyahati esnasında öteki Suriyeli erkeklerle birlikte kelepçelenmesinin aşağılayıcı muamele teşkil ettiğine karar vermiştir.
Mahkeme, başvuranın Suriye’ye geri gönderilmeye itiraz edememesi nedeniyle, 3. unsur ile bağlantılı olarak 13.maddenin (etkili müracaat hakkı) ihlal edildiğine karar vermiştir. Mahkeme, Türk yetkililerin başvuranın Suriye’ye zorla geri dönüşüne itiraz etmek için Türk maddelerinin öngördüğü hukuk yollarından yararlanma fırsatı olduğunu reddettiğini belirtti.
Mahkeme, Meriç’te Yunanistan sonuna yakın bir yerde yakalanıp Hatay’a götürülene kadar, başvuranın hürriyetinden mahrum bırakıldığını tespit etmiştir. Mahkeme, hudut dışı edilen bireylerin gözaltına alınmasıyla ilgili olarak iç hukuk tarafından sağlanan yasal garantilere uyulmadığını belirtmiştir.”
DİĞER DAVADA HAK İHLALİ BULUNAMADI
Mahkeme, ‘M.N. ve başkaları ve Türkiye davası’nda ise ihlal olmadığına karar verdi.
Kararla ilgili açıklama şöyle:
“AİHM’de bugün oy birliği ile verilen mahkeme kararı, hudut dışı edilmelerine ait kararın uygulanması halinde, AİHS’in 3. unsuru (işkence ve aşağılayıcı muamele yasağı) ya da 13. unsur (etkili müracaat hakkı) ile ilgili hak ihlali bulunmamıştır.
Mahkeme, başvuranların Tacikistan’a dönmesi halinde yahut Türkiye’de tutuklanmaları halinde Sözleşme’nin 3. hususuna karşı davranışlarla karşılaştıklarına yahut bu bahiste dava açılacağına dair ispat bulmadı.
Mahkeme, başvuranların, Tacikistan’a dönmeleri durumunda, rastgele bir siyasi ya da toplumsal faaliyetten ötürü zulme uğrama ya da Sözleşme’nin 3.Maddesine alışılmamış bir muameleye maruz kalma riskiyle karşı karşıya olduklarını kanıtlayamadıklarını saptamıştır.”