Akar’dan Yunanistan’ın Türk jetlerine tacizine reaksiyon: Aleni şımarıklık kabul edilemez

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Ege ve Doğu Akdeniz’de vazife uçuşu yapan Türk jetlerine, Yunanistan’a ilişkin S-300 hava savunma sistemi tarafından radar kilidi atılmasını, “Kötü komşumuzun bu yaptığının görülmesi, anlaşılması ve anlatılması lazım. Bu kadar aleni şımarıklık, bu kadar pervasızlık kabul edilemez.” halinde kıymetlendirdi.

Türk Silahlı Kuvvetlerinde bir üst rütbeye terfi eden çalışanın rütbe işaretleri, Ulusal Savunma Bakanlığında düzenlenen merasimle verildi. Merasimde, terfi eden 29 general/amiral, 31 subay ve 12 astsubay yeni rütbe işaretlerini aldı.

Bakan Akar, Genelkurmay Lideri Orgeneral Yaşar Güler, Kara Kuvvetleri Kumandanı Orgeneral Musa Avsever, Deniz Kuvvetleri Kumandanı Oramiral Ercüment Tatlıoğlu ve Hava Kuvvetleri Kumandanı Orgeneral Atilla Gülan’ın yanı sıra bakan yardımcılarının da katıldığı merasim, hürmet duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı.

Törende konuşan Akar, tayin ve terfilerin askeri işçi açısından değerli olduğunu belirterek, bir üst rütbeye terfi eden çalışanı tebrik etti.

Ağustos ayının “zaferler ayı” olduğunu belirten Akar, Türk tarihinin istikbalini, geleceğini ve bekasını belirleyen büyük savaşların bu ayda gerçekleştiğini söyledi.

100 yıl evvel Türkiye’nin bir “işgal girişimine” maruz kaldığını anımsatan Bakan Akar, “Bizim milletimizin ruhunda, DNA’sında esaret olmadığını herkesin bilmesi lazım. ‘Ya istiklal ya ölüm’ diyerek her vakit olduğu üzere bu badireyi de çok şükür başarılı bir halde atlattık.” diye konuştu.

Rütbeler yükseldikçe misyon ve sorumlulukların da arttığına dikkati çeken Akar, işçinin misyonlarını yaparken bir evvelki günden daha fazla çalışmaları gerektiğini belirtti.

Son devirde dünyada çok önemli gelişmeler yaşandığının altını çizen Akar, “Ekonomik kriz tüm dünyayı sarmış vaziyette, şu ya da bu formda herkes bu krizle uğraş ediyor. Bir taraftan tahıl besin krizi var öteki taraftan, buna bağlı olarak güvenlik krizi var. Biz bu tahıl krizini çözmeseydik Afrika’da güvenlik sıkıntıları çok daha büyük boyutlara ulaşacak, çok önemli problemlere sebebiyet verebilecekti.” dedi.

Akar, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde, Türkiye Cumhuriyeti’nin milletlerarası alanda kişilikli ve kimlikli siyasetiyle “özne” haline geldiğini, tesir alanının genişlediğini aktardı.

TSK’nın Cumhuriyet tarihinin en ağır en kapsamlı operasyon ve tatbikatlarını yaptığını belirten Akar, hudutların içinde ve dışında, Libya’da, Azerbaycan’da, Somali’de, Kosova’da, Bosna’da, Mehmetçik’in Türk bayrağını dalgalandırdığını kaydetti. Bakan Akar, terörle gayret operasyonlarının, en son terörist etkisiz hale getirilinceye kadar devam edeceğini vurguladı.

“BU MAKUS KOMŞU HA TEĞE ÇEŞİTLİ HALLERDE TACİZ EDİYOR”

Milli Savunma Bakanı Akar, Yunanistan’ın son periyotta yaptığı hava ihlallerine ve tacizlere de değinerek, “Ege’de maalesef bu berbat komşu ha teğe, çeşitli hallerde taciz ediyor. Şunu açıklıkla bir daha belirtelim, deniz, kara ve hava kuvvetlerimiz rastgele bir taciz olduğunda asla taviz vermiyor, vermeyecek.” açıklamasında bulundu.

Yunanistan’ın, Lozan ve Paris Antlaşmalarına ters biçimde Ege’deki adaları silahlandırdığını vurgulayan Akar, şöyle devam etti:

“23 Ağustos’ta bir hadise oldu. Geçmişte hava alanımızı savunmak için uzun menzilli bölge hava savunma sistemleri için Amerikalılarla görüştük, Patriot hava savunma sistemini vermediler. Fransızlarla görüştük, SAMP-T’yi vermediler. Bunun üzerine gittik biz S-400 aldık. Yer yerinden oyladı, ‘nasıl alırsınız’ diye. Artık 23 Ağustos’ta bunun bir alt modeli S-300’ler, NATO misyonu yapan Türk F-16’larını radar kilidine aldılar. Makûs komşumuzun bu yaptığının görülmesi, anlaşılması ve anlatılması lazım. Bu kadar aleni şımarıklık, bu kadar pervasızlık kabul edilemez.”

Yunanistan’ın, “uçakları tanımıyoruz” açıklaması yaptığını hatırlatan Akar, “Her tarafa yayımlanmış, planlar programlar yapılmış, 22 Ağustos’ta Türk Hava Kuvvetleri ögeleri ABD uçaklarına eskortluk edecek, birkaç gün sonra Yunanlılar eskortluk edecek, bu kadar aşikarken ‘bizim haberimiz yok’ diye palavra ve inkara başvurdu bu makus komşu.” kelamlarını sarf etti.