“`html
İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, Habertürk TV’de Mehmet Akif Ersoy ile gündeme dair sorulara cevap verdi.
Dervişoğlu, terör örgütü PKK’nın tasfiye sürecine ilişkin Lozan Antlaşması’nın önemine vurgu yaparak, “Diasporası olan bir örgütle karşı karşıya olduğumuzu belirtmem gerekti. Eğer Lozan’dan başlarsak ve Türkiye’yi işgalci ve soykırımcı olarak tanımlarsanız, Türkiye Cumhuriyeti devleti bu kararı yırtıp atmadığı sürece Avrupa ülkelerinde başka tartışmaların ortaya çıkacağı gerçeğini anlamanız lazım.” dedi.
Dervişoğlu, “Terörsüz Türkiye’yi istemek kimsenin karşısında duramayacağı bir durumdur. Herkes bu ülkede huzur ve güven içinde bir yaşam arzu eder. Fakat ‘terörsüz Türkiye’ ifadesinin bir iletişim kampanyasının elemanı haline gelmesini yanlış buluyorum.” şeklinde konuşarak, son dönemde yaşanan gelişmelerin daha geniş bir perspektiften değerlendirilmesi gerektiğini savundu.
Terörizmin doğru bir biçimde tanımlanması gerektiğine dikkat çeken Dervişoğlu, “Bir kişi tek başına terörist olabilir, ama terörizm bir ideoloji ve örgütlenmedir. Örgütün niyetlerine ne kadar bağlı kaldığını değerlendirmek gerekir.” dedi.
“DEVLETTEN HİÇBİR BİLGİ ALAMIYORUZ”
Süreçle ilgili olarak devletten bilgi alamadığını belirten Dervişoğlu, “Bu süreç kimlerin arasında yürütülüyor? İktidar ve güvenlik bürokrasisi ile birlikte, MHP ve Erdoğan’ın söyleyemediklerini ifade eden Bahçeli, örgütün yüksek düzey yöneticileri ve İmralı’daki lideri de bu süreçte rol alıyor. Ben, bu açıklamalara göre yorum yapabiliyorum. Devletin güvenilir bilgi sağlayamaması nedeniyle mevcut durumu yorumlamak zorundayım.” ifadelerini kullandı.
“SÜREÇ, ERDOĞAN’IN SİYASİ GELECEĞİNE BAĞLANMIŞ”
Dervişoğlu yaptığı açıklamada, “Bu süreç seçimlere yönelik bir politik planlama gibi görünüyor. İktidarın ömrünü uzatmak adına Türkiye’nin geleceğini tehdit edebilecek projelerin hayata geçirileceği düşüncesindeyim.” ifadesine yer verdi.
“NEYİ ELDE ETMEK İÇİN NEYDEN VAZGEÇİLDİĞİNE BAKMAK GEREKİR”
Dervişoğlu, 40 yılı aşkın süredir PKK’nın varlığının birçok can kaybına yol açtığını dile getirerek, “Bizim bu örgütle ilgili beklentimiz silahların sükunete ermesi yönündeyken, görünüşe göre pek çok pazarlığın yapıldığı bir masanın etrafındayız.” dedi.
Dervişoğlu, Türkiye’nin, PKK’nın tüm unsurlarıyla birlikle kendini tasfiye etmesi gerektiğini savunarak, “YPG’nin bazı taleplerle devlete ortak olabileceği üzerinden değerlendirildiğinde, her şeyin bizim istediğimiz gibi gittiğini söylemek pek mümkün değil.” ifadesini kullandı.
PKK’NIN “DIASPORASI OLAN BİR ÖRGÜT” OLDUĞUNU SÖYLEDİ
Dervişoğlu, PKK’nın Lozan Antlaşması ile olan bağlantısına dikkat çekerek, “Bu örgütün bir diasporası bulunmaktadır ve bu noktada tarihsel bağlamı dikkate almak önemlidir.” şeklinde konuştu.
DEM Parti heyetinin yeni adımlar attığını belirten Dervişoğlu, “Ben burada yalnız olduğumu biliyorum ve bu benim için bir sorun teşkil etmiyor. Politik kazanç elde amacı taşımıyorum, tarihsel görevlerimizi yerine getirmeye çalışıyorum.” dedi.
BAHÇELİ’İN KOMİSYON ÖNERİSİ ÜZERİNE
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin süreçle ilgili komisyon önerisine ilişkin Dervişoğlu, “Bu komisyonda neyi konuşacağız? Herkes bir şey bilmeden bu suçun parçası neden olsun?” diyerek eleştirilerini dile getirdi.
Dervişoğlu, “Terör örgütünü mağlup edildiğini söylemek mümkün değilken, PKK’nın fesih kongresinde Türkiye’ye galip geldiğini beyan etmesi ve Abdullah Öcalan’ın çaresiz kalması kabul edilemez.” ifadelerini kullandı.
“YPG-PYD’NİN SİLAHINI TESLİM ALACAKMIYIZ?”
Dervişoğlu, “Kimin silahını teslim alacağız? YPG ve PYD’nin mi? Hangi silahlardan bahsediyoruz? Türkiye Cumhuriyeti’nin ciddiyetine gölge düşürmemek lazım. Bu örgüt hedeflerinden vazgeçmediğini ifade ediyor.” diyerek eleştirilerde bulundu.
“İYİ NİYET OLSA İLK ADIM LOZAN İLE Mİ ATILACAKTI?”
Dervişoğlu, “Eğer bu süreçte devlet yetkilileri ile görüşmem gerekirse, bu benim için bir sıkıntı teşkil etmez. Ancak, örgütle gizli yazışmalara dahil olmam.” diyerek niyetinin iyi olması gerektiğinin altını çizdi.
“VATANI ORTAK, CUMHURİYETİ DEMOKRATİK GÖRÜYORUM”
Dervişoğlu, “Bu örgüt, Türk-Kürt kardeşliğini sağlamaya çalışıyor gibi görünmüyor. Devletleşme sürecini yaşıyorlar ve bunu gözlemlemek gerekiyor.” ifadesini dile getirdi.
“İKTİDAR YENİ BİR SİYASİ STRATEJİ DEĞİŞİMİ İSTİYOR”
Dervişoğlu, “Terör örgütü üzerine yorum yapmadan önce Türkiye’nin kendi ayağındaki prangayı kaldırması gerektiğini düşünüyorum.” dedi.
Bahçeli’nin üzerindeki siyasi riske değinen Dervişoğlu, “Asıl risk evlatlarını kaybedenler ve mezar taşlarına sarılanlardır. Bu bir siyasi risk değil, bu milleti riske atmak doğru değil.” dedi.
“ENDİŞELİYİM, KÖTÜ EMELLERİ GİZLİYOR OLABİLİRLER”
Dervişoğlu, “Kimse, Abdullah Öcalan’ın serbest bırakılmasını istemez. Türkiye için tehdit oluşturan unsurlar karşısında herkes ‘hayır’ der.” diyerek toplumda bir endişe olduğunu vurguladı.
“KAYGILARIM HERKESTE VAR MI?”
Dervişoğlu, terörist örgütün ateşkes dönemlerinde bile güç kazandığını belirterek, tüm bu sürecin dışarıdan belirlendiğini düşündüğünü söyleyerek kaygılarını dile getirdi.
“MÜDAFAA-İ HUKUK KONGRELERİ TOPLAYACAĞIZ”
Dervişoğlu, “Yasal zemin üzerinden siyasi yöntemleri meşrulaştıracak bir düzenleme olmamalıdır. Bizim hedefimiz, milletimizin geleceğini aydınlatmak ve hukukun üstünlüğünü savunmak.” ifadesini kullandı.
YENİ ANAYASA
Dervişoğlu, anayasa değişiklikleri için, “Negatif durumları ortadan kaldıracak düzenlemelere elbette karşı durmam ama mevcut Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ni pekiştirecek bir değişikliğe dahil olmam.” sözlerini kullanarak, seçim tartışmalarına da değinerek, “Recep Tayyip Erdoğan ‘seçim’ diyorsa, biz buna hazırız.” dedi.
“İYİ PARTİ’NİN BÜYÜYECEĞİNİ GÖRÜYORUM”
Dervişoğlu, kamuoyu araştırmalarının İYİ Parti’nin yükselişi hakkında olumlu sinyaller verdiğini, ama dikkatli olmak gerektiğini belirtti. “Duruşumuz ve söylemlerimizle ilgili kamuoyundan takdir topladığımızı görüyorum.” ifadelerini kullandı.
“TÜRKİYE BUNLARI HAK ETMİYOR”
Dervişoğlu, Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınmasının siyasi bir operasyon olduğunu belirterek, “Tutuklamalar Türkiye’nin siyasi tarihinde özel bir yere sahiptir ve artık bu tür uygulamalara son verilmelidir.” dedi.
“`